Paylaş :

Konya'da Gezilecek Yerler

Mevlana Müzesi ve Türbesi

Anadolu Selçuklu başkenti Konya'nın manevi merkezi olan Mevlâna Dergâhı, başta İslâm âlemi olmak üzere bütün dünyanın önde gelen ziyaretgâhlarındandır. "Mevlânâ Türbesi" olarak anılan mekânda başta Mevlânâ ve yakın aile fertleri olmak üzere pek çok kişinin mezarı bulunmaktadır.

Tebrizli Bedreddin'in yaptığı türbe zamanla değişikliğe uğrar. “Kubbe-i Hadra" denilen ve bugün Konya'nın simgesi olan dilimli külahlı yeşil kubbe, 1357 yılında Karamanoğlu Ali Bey yaptırılır.

Osmanlı döneminde yapılan ilâvelerle büyük bir külliye haline dönüşen mekân, tekkelerin kapatılmasına kadar dergâh olarak işlevini sürdürür. 1927 yılında “Konya Âsâr-ı Atîka Müzesi" adıyla hizmete açılır.

Mevlana turbesi konya

1954'te yeniden düzenlenir ve adı da “Mevlâna Müzesi" olur. Müzede Hz. Mevlânâ’nın kabriyle birlikte özel eşyalarının yanı sıra mevlevi kültürü ve tasavvufla ilgili özel eserler yer almaktadır.

Konya Nerede Kalınır?

Konya Otelleri Rezervasyon Hemen TIKLAYIN!

Çatalhöyük

İnsanlık tarihi açısından büyük önem taşıyan Çatalhöyük, Anadolu’nun ilk yerleşim alanlarından biri olduğu için mutlaka gidilmesi gereken yerler arasında yer alıyor. Tarihin en önemli merkezlerden birine tanıklık etme serüveni, sizi yaklaşık 9000 yıl öncesine götürüyor.

İnsanlığın ilk yerleşme ve barınma biçimleri ile ev mimarisi özellikleri Çatalhöyük Neolitik Kenti’nde gözler önüne seriliyor. Çatalhöyük Neolitik Kenti, ayrıca 2012’den beri UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alıyor.

Eşrefoğlu Camii

Konya’nın Beyşehir ilçesinde bulunan Eşrefoğlu Camii, Anadolu’daki ahşap direkli camilerin en büyüğü ve orijinalidir. 1296-1299 yılları arasında Eşrefoğlu Süleyman Bey'in isteği üzerine yapılan cami, görkemli bir mihraba sahiptir. Bu mihrap, 6 metre yüksekliğinde olup, çini mozaiklerle kaplıdır.

Eşrefoğlu Camii, Selçuklu Ulu Camilerinde görülen tüm özellikler de taşımaktadır. Semerkant, Buhara gibi eski Türkistan şehirlerinde yer alan ağaç direkli camilerin ülkemizdeki bir örneği olan Eşrefoğlu Camii, 46 ahşap sütun üzerinde yükselir.

Şaheser bir taç kapısı olan eserin minberi ceviz ağacından, oymalı ve çatmalı olarak yapılmış olup geometrik şekiller ve bitkisel bezemelerle kaplıdır. Caminin tavanı renkli kalem işi süslemelerle donatılmıştır.

Sahip Ata Külliyesi

Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Sahipata Külliyesi Konya'nın Meram ilçesinde bulunmakta olup; Anadolu Selçuklu veziri Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından yaptırılmış. Külliye; 1259-1279 yılları arasında inşa edilmiş olup, cami, türbe, hankâh ve hamamdan oluşmaktadır.

Sahipata Külliyesi’nin camii günümüze kadar gelebilmiş ağaç direkli ibadet mekânlarından birisi... Caminin özellikle taç kapısı ağaç işçiliğinin ne kadar kusursuz işlendiğinin göstergesidir.

Sultanlar Türbesi

Sultanlar Türbesi, Alaeddin Cami’nin de bulunduğu şehre hâkim bir tepe üzerinde bulunmaktadır. Türbenin gövdesi on köşeli kesme taştır ve kubbesi dışarıdan üzeri piramit şeklinde bir külaha sahiptir.

Selçuklu türbe mimarisinin en güzel örneklerinden olan mekân, şehrin en çok ziyaret edilen noktalarından biridir. Türbe içinde; 13.yüzyıl Anadolu Selçuklu sultanlarının sandukaları bulunmaktadır.

Sultanlar Türbesi, şehrin inanç turizmi açısından önemli bir yere sahiptir.

Kilistra Antik Kenti

Kilistra; Gökyurt Köyü’nde yer alan, atmosferiyle en etkileyici olan antik kentlerden biridir. Milattan önce Hellenistik ve Roma çağında yerleşimin başladığı Kilistra, dağlık kesimde bulunan büyüleyici bir saklı kent olma özelliği taşımaktadır.

Kaya oyuğu yerleşimi şeklinde kurulmuş kent, tüm ihtişamı ve büyüleyici atmosferiyle Konya’da görmeniz gereken en özel yerlerden biridir.

Konya Arkeoloji Müzesi

Konya Arkeoloji Müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzesi'nden sonra Türkiye'nin en eski arkeoloji müzesi olma özelliğini taşımaktadır.

Müzede neolitik, tunç, demir, Helenistik, Roma ve Bizans devirlerine ait pek çok eser sergileniyor.

Müzedeki eserler dört ayrı bölümde teşhir edilmektedir. Bu arada hemen yakınında bulunan Sahipata Vakıf Müzesi ve Konya Etnoğrafya Müzelerini de gezip görebilirsiniz.

Obruk Gölü

Kızören Obruğu da denilen Obruk Gölü ve Hanı Konya'ya 75 kilometre uzaklıktadır. Konya- Aksaray karayolu üzerinde bulunan gölün yakınlarında Obruk Hanı adıyla bilinen bir han vardır.

Gölün rengi gün içinde değişkenlik göstermektedir. Obruk kireç taşlarının çözülmesi ile oluşmuş, yaklaşık 300 m. çapında 145 m. derinliğindedir. Göl tabanından fazla suları boşalttığından suları tatlıdır. Türkiye’de bulunan ender tabiat harikalarından birisi olan obruk gölünü görmeye ne dersiniz?

Aziziye Camii

Konya'nın çarşısında bulunan Aziziye Camii, 1671-1676 yılları arasında inşa edilmiştir. 1867-1868 yılları arasında ise büyük bir yangında harap olmuştur. O dönemlerde Sultan Abdülaziz'in annesi Pertevniyal Valide Sultan tarafından yeniden yapılmıştır.

Camii, Sultan Abdülaziz döneminde yapıldığı için bu adla anılmıştır. Kuzeydoğu ve kuzeybatısındaki köşelerde yükselen minarelerin, feneri andıran şerefeleri dikkat çekmektedir.

İnce Minareli Medrese

Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerinden birisi olan medrese, Anadolu Selçuklu Sultanı ll. İzzettin Keykavus döneminde yaptırılmıştır. Selçuklu mimarisinde pek kullanılmayan taç kapı bu medresede kullanılmış.

Harika bir taş işçiliğine sahip olan medrese, 1956 yılından günümüze "Taş Ahşap Eserler Müzesi" olarak kullanılmaktadır.

Tuz Gölü

Tuz Gölü; Türkiye'nin ikinci büyük gölü olarak Ankara, Konya ve Aksaray illerinin sınırının kesiştiği yerde bulunmaktadır.

Büyüleyici bir deneyim için Konya Tuz Gölü'ne doğru farklı bir yolculuğa çıkabilir, gölün doğal güzelliğini ve etkileyici manzarasını keşfedebilirsiniz.

Türkiye'nin tuz ihtiyacının büyük bir kısmının karşılandığı Tuz Gölü'nde suların çekildiği ve gölün tuzla kaplandığı dönemde üzerinde yürüme deneyimini yaşayabilirsiniz.

Beyşehir Milli Parkı

1993 yılında koruma altına alınarak milli park ilan edilen “Beyşehir Gölü Milli Parkı” Türkiye’nin en büyük milli parkıdır. Park içinde Türkiye'nin üçüncü büyük gölü olan Beyşehir Gölü de bulunmaktadır.

Beyşehir Gölü, irili ufaklı 33 adadan oluşmakta. Milli park bitki ve hayvan çeşitliğiyle dikkat çekmekte olup Orta Anadolu'nun en önemli çekim merkezlerinden birisidir.. Gölün çevresinde çok sayıda turistik tesis vardır.

Alâeddin Camii

Şehrin merkezinde Alâeddin Tepesi üzerinde bulunan camii, Anadolu Selçuklu hükümdarı Sultan l. Alâeddin Keykubad tarafından 13. yüzyılın başlarında 1220 tarihinde hizmete açılmıştır. Üç Selçuklu sultanı döneminde devam eden çalışmalar Alaedden Keykubat döneminde tamamlanmıştır.

Selçuklu ve İslam mimarisinin özelliklerini taşıyan Alâeddin Camii muhteşem atmosferiyle göz doldurmaktadır. Mevlana Türbesinden sonra en çok ziyaretçi çeken Alaaddin Tepesi Anadolu Selçuklu hükümdarlarının türbelerini de görme imkanı bulacaksınız.

Nasrettin Hoca Türbesi

Türk mizahının en büyük ustalarından 1208 - 1284 tarihleri arasında yaşayan Nasrettin Hoca adına yaptırılan türbe, Akşehir ilçesinde bulunmaktadır. Yapılış tarihi kesin olarak bilinmeyen eser, günümüze kadar sağlam bir şekilde gelebilmiştir.

Akşehir İlçe merkezinde yeşillikler içinde bir parkın içinde buluanan Nasrettin Hoca Türbesi, muazzam bir görüntüye sahiptir. Türbenin üzerinde 12 köşeli külahlı bir çatı vardır.

Sille Manastırı

Otantik yapısıyla dikkat çeken antik yöre Sille, dünyanın en eski ve en büyük manastırlarindan Ak Manastır’a da ev sahipliği yapmaktadır.

Sille Köyü günümüzde Selçuklu ilçesine bağlı bir mahalle . Sille’de dolaşırken yerel tatları deneyimleyebilir, beldenin tarihini ve gizemli dokusunu keşfedebilirsiniz. Bu benzersiz beldeye gitmişken Aya Elena Kilisesi’ni de gezmeyi unutmayın.

Şemsi Tebrizi Camii ve Türbesi

Mevlana Celaleddin Rumi'nin hocası Şems-i Tebrizî’nin ismini alan cami ve caminin hemen yanında yer alan türbesi Konya’da bulunmaktadır.

Şems Parkı’nın içinde yer alan Şemsi Tebrizi Camii, 16’ncı yüzyılda Abdürrezakoğlu Emir İshak Bey tarafından mescidle birlikte elden geçirilmiştir. Tavanı geometrik motiflerle kaplı olan türbe, Konya'nın Mevlana Türbesi'nden sonra en çok ziyaret edilen yerlerindendir.

Karatay Medresesi

Karatay ilçesinde bulunan medrese, 1251 yılında Emir Celaleddin Karatay tarafından inşa ettirilmiştir. Anadolu Selçuklu Devleti'ne ait taş işçiliğinin en güzel örnekleri arasında bulunan medresede Büyük Türk Bilgini Mevlana hocalık yapmıştır.

Muhteşem özellikteki çinileriyle dikkat çeken Karatay Medresesi, günümüzde "Çini Eserler Müzesi" olarak hizmet vermektedir.